Allahû
Tealâ’nın irşada memur ve mezun kıldığı kişi sırasıyla ruhunu, fizik
vücudunu, nefsini ve iradesini de Allah’a teslim etmiştir. Ulûl’elbab
makamındaki, kişiye yerlerin melekûtu gösterilmiş, sonra sırasıyla önce
ihlâs makamına ulaşmıştır. Göklerin melekûtunun gösterilmesiyle salâh
makamına ulaşmıştır.
Salâh makamının;
1. kademesinde, günahları örtülmüş,
2. kademesinde, Allahû Tealâ kendisine salâh nurunu vermiştir.
3. kademesinde, günahları sevaba çevrilmiştir.
4. kademesinde iradesini Allah teslim etmiştir.
5.
kademesinde ise Allahû Tealâ o kişiye kalb gözüyle Zat’ını gösterdikten
sonra “İrşada memur ve mezun kılındın” cümlesiyle onu irşada memur ve
mezun kılmıştır.
6. kademesinde kavim resûlleri vardır.
Salâh
makamının 6. kademesinde doğuştan seçilen resûller vardır. Devrin imamı
her devirde yaşayan kavim resûlleri arasından Âli İmrân 179’a göre
seçilir:
3 / AL-İ İMRAN - 179
Mâ kânallâhu li yezerel mu’minîne alâ mâ entum aleyhi hattâ yemîzel
habîse minet tayyib(tayyibi), ve mâ kânallâhu li yutliakum alel gaybi ve
lâkinnallâhe yectebî min rusulihî men yeşâu fe âminû billâhi ve
rusulih(rusulihî), ve in tu’minû ve tettekû fe lekum ecrun
azîm(azîmun).”
Allah
mü'minleri; pisi, temizden ayırıncaya kadar, şu üzerinde bulundukları
hâl üzere bırakacak değildir. Allah sizi gayb üzerine (gaybten) haberdar
edecek de değildir. Fakat Allah, resûllerinden dilediği kimseyi seçer,
(gaybı ona, o resûlüne bildirir). O halde, Allah'a ve O'nun resûllerine
îmân edin. Ve eğer îmân eder ve takva sahibi olursanız, o zaman sizin
için ECRUN AZÎM (büyük mükâfat) var.
Salâh makamının 7. kademesinde kavim resûlleri arasından seçilen Allah’ın tasarrufuna aldığı Devrin İmamı vardır.
Tasarrufta
olan Devrin İmamının Allah ile konuşması ve Allah’ı görmesi Kur’ânı bir
bütün olarak yaşamanın bir mükâfatıdır. Sadece devrin imamı değil 7
safha ve 4 teslimi yaşayan tüm Allah dostları, Allah ile konuşmuş ve
Allah’ı görmüştür.
•Eşref Rûmi Hazretleri:
“Ol dost sultandır, ben Ona kul / Her dem yeni yeni nüzul”
(Her an Allahû Tealâ’dan inen, nüzul eden yeni şeyler)
“Andandır bu cümle usul”
(Ondandır her bahsimiz)
Görülüyor
ki, Allahû Tealâ her an söylediklerini bu büyük velîye işittiriyor ve
bu usul ile Eşref Rûmi Hazretleri, “Divan” ını vücuda getiriyor. Yani
Divan’ın esası, hep Allah’dan nüzul eden, indirilen sözlerdir.
•Yunus Emre:
“Çalaptır söylettirir / Yunus bilmez kendi hâl
Düşmüş idik Hak kaldırdı, birliğini bize bildirdi.”
(Allah bize söylettiriyor, Allah bize birliğini bildirdi diyor.)
• Ahmet Yesevî Hazretleri:
“Garip, fakir, yetimleri kıl sen şamdan / Parçalayıp azîz canın eyle kurban
Yiyecek bulsan cemîl ile kıl sen ihsan / Hak’tan işitip bu sözleri dedim işte.”
(Bunların hepsini Allah’dan işittiğini söylüyor Ahmet Yesevî Hazretleri.)
Demek
ki Allah’ın sözlerini işitmek, Allah’dan emir almak sadece
peygamberlere has bir olgu değildir. Allah’ın velîleri de böyle
söylüyor. Kur’ân-ı Kerim de böyle söylüyor. Secde Suresi 24. âyette
Allahû Tealâ, Allah’dan emir alan ve bu emirle insanları hidayete
erdiren imamlardan söz ediyor:
“Onlardan,
insanlardan imamlar kıldık, emrimizle (Allah’dan alacağı emirlerle)
insanları hidayete erdirsinler diye, sabrın sahibi olmalarından ve
âyetlerimize yakîn hasıl etmelerinden dolayı.”
İşte
mürşid o kişidir ki bu kademelerinin hepsini geçmiştir, daimî zikrin
sahibidir, daha ötesi olan tesbihin sahibidir. Kendi iradesi varken o
kişi kendi iradesiyle zikrederek daimî zikre ulaşmıştı. Ama bu kişi
iradesini Allah’a teslim ettiği zaman artık kendi iradesi söz konusu
değil. Bu sebeple Küllî irade o kişiyi kendi iradesi altına alır. Ve
Küllî iradenin devreye girmesiyle birlikte o kişinin artık kendi iradesi
yoktur.
Küllî
irade Allah’ın iradesi değildir, Küllî irade Sünnetullah’tır. Öyleyse
sizi kontrolü altına alan Küllî irade ne yapmanız lâzımgelirse onu
birer, birer devamlı olarak size emretmek suretiyle neticeye götürür.
Sizin için Allah’ın emirlerini Küllî irade yerine getirir artık. O sizin
iradeniz değildir. Bu sebeple bu noktadan sonra yaptığınız şey kendi
iradenizle olmayacağı için zikir olamaz, artık tesbihtesiniz.
Bunun
için tesbih önemli bir aşamadır. Tesbihin sahibi olan kişi mutlak
olarak irşad makamının sahibidir. İşte mürşid nefsinin kalbi 19 mertebe
müzeyyen olan birisidir. Dört teslimi gerçekleştiren kişinin Allahû
Tealâ tarafından “irşada memur ve mezun kılındın” cümlesiyle velî mürşid
olarak tayin edilmesidir.
Allah’ın
tayin ettiği mürşidler dışında hiç kimse Allah’ın Kur’ân-ı Kerim’de
tarif ettiği mürşid hüviyetine giremez. Hasbelkader insanlar kendilerini
irşad kademelerinde bulabilirler, mürşid olarak başa geçerler, vazife
görürler ama hiçbir emri de Allahû Tealâ’dan alamazlar. Allah’ın irşad
makamına tayin ettiği kişinin özellikleri bunlardır. Her devirde, irşad
makamına tayin edilenlerin en üstünde devrin imamı vardır.
Sizler
de bu dönemdeki Devrin İmamı’nın kim olduğunu merak ediyorsanız,
dilemeniz halinde, 4 rekatlık bir hacet namazı kılarak bu kişinin kim
olduğunu Allah’tan sorabilirsiniz. Bakara Suresinin 45-46. âyeti
kerimeleri gereğince huşû sahibi kişiler, bu namazı kılarak cevabı
Allah’tan alabilirler.
Hacet
namazının, Perşembe’yi Cuma’ya bağlayan gece kılınması asıldır. Ama
bütün gecelerde de kılınabilir. Gece saat 12’den sonra kılınır. Önce boy
abdesti alınır, sonra Hacet Namazına niyet edilir.
1.Rekât: Subhâneke + Fatiha + 3 (defa) Âyetel Kursi
2.Rekât: Fatiha + İhlâs + Felâk + Nâs Sureleri
Oturuş: Et tahiyyâtu
3.Rekât: Fatiha + İhlâs + Felâk + Nâs Sureleri
4.Rekât: Fatiha + İhlâs + Felâk + Nâs Sureleri okunur.
Oturuş: Et tahiyyâtu + Allâhumme Salli + Allâhumme Barik + Rabbenâ
Namaz
tamamlandıktan sonra Allah’dan hacet neyse, o istenir. Bu namazdan
sonra hiç konuşmadan yatmak gerekir. Yatarken kıbleyi sağa alacak
şekilde yatak kurulur. Vücudun ön cephesi kıbleye çevrilerek yan üstü
yatılır. Yan üstü yatıldığı için sağ kulak yastığa gelecektir. Baş biraz
sağa sola oynatılarak kulakta kalp atışlarının, basınç sebebiyle
rahatça duyulacağı bir pozisyona gelinir. Ve kalbin her çift atışında
“Allah, Allah” diyerek kişi Allah’ı zikri hafî ile (yani sessiz olarak
içinden) zikredecektir. (Zikre başlamadan evvel 3 Âyetel Kursi okunur.)
(FUZULÎ DİVANI:15.asır) www.ferhatbastug.com
YanıtlaSil**Ol ki adlin eyleyip i’lâm-ı hıfz-i şer’için Müjdeler vermiş Resûlû’llâh’a Cibril-i Emin
Der-geh-i kadrine bin Dârâ vü İskender gedâ Hırmen-i lûtfuna bin Fâğfûr ü Hâkan hûşe-çin
***CEBRAİL AS,”PEYGAMBER (sav) EFENDİMİZE:”ALLAH’IN ŞERİATINI ADALETLE KORUYAN,KADİR KIYMET BİLEN,İTAATKAR İSKENDER AS’A”HAKANLARA MAHSUS EN KIYMETLİ TABAK İÇİNDE (MEHDİ,İMAM,HALİFE,RESUL OLDUĞUNU) BİLDİRECEĞİNİ MÜJDELEMİŞTİR. (http://www.belgeler.com/blg/2cux/fuzuli-divani